Kitapta mümine hanım kendi hayatını çocuklarını evini anlatıyor ilk kitabı gibi. İçinde taşıdığı ınancı, şükrü, tevekkülü gıpta edecek türden. İnsan kendiyle kıyaslamadan edemiyor. Hak dostu zatlara olan samimiliği, kabirlerini ziyaret ederkenki coşkusu takdire şayan. Fakat arayışının sonuçları ne kalbime ne de aklıma uydu. O kadar aradı o kadar aradı ki. Acaba aradığından bulduğunu hakikat mi sandı?