Gönderi

Kadınlar durmaksızın ağlıyorlardı. Adamın gözleri kuruydu kuru olmasına ama o da ağır bir ateş hastalığına yakalanmışcasına tir tir titriyordu. İşin en zor yanı henüz bitmemişti. Hıçkırıklar gözyaşlarına karışırırken bebek de çukura indirilip büyükbabasının yanına yerleştirildi,ancak doğrusu hiç de güzel durmamıştı,öylesine küçük öylesine önemsiz görünüyordu ki,adeta aileden değilmişte bir kenara itilmiş gibiydi. Tam o esnada adam eğildi,bebeği yerden aldı,büyükbabanın göğsünün üzerine koydu,ihtiyarın ellerini küçük bedeni saracak şekilde kavuşturdu,evet,şimdi olmuştu,ebediyen dinlenmeye hazırdılar,üzerlerine toprak atmaya başlayabiliriz,ama dikkat edin,toprağı yavaş yavaş atın ki bizlere bir süre daha bakabilsinler,veda edebilsinler,duyabilelim söylediklerini...
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.