Toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine bu kadar naif bir dille yazılmış kitap okumamıştım. Yazar, çağında bir kadın olarak kurmaca edebiyat yazabilmekten yola çıkarak, kadınlığın kısa bir tarihini (ya da tarihsizliğini) anlatıp, kadınlara artık elde etmiş oldukları bağımsızlık ve maddi güç ile toplumsal hayata katkıda bulunma çağrısı yapıyor.
Ataerkil yapıdaki sorunları da tümüyle erkeklerin üstüne atmıyor. Mümkün olan en objektif yaklaşımla, insanları içlerindeki diğer cinsle barışmaya ve dengeye davet ediyor.
Okunmalı, okutulmalı...