Franz Kafka'dan " Dönüşüm"ü okudum.Bu Kafka ile 3. buluşmam. Daha önce "Dava" ve "Milena'ya Mektuplar"ı okumuştum.Ve Kafka okumanın benim için yeterli olduğuna karar vermiştim ( ) ( Ne yapayım yıldızımız barışmadı, zorlamanın gereği yok ) Ama arkadaşım beraber okuyalım deyince kırmak olur mu ? Kafamı kırarım can dostumu kırmam dedim ; aldım elime "Dönüşüm"ü ve Kafka ile 3. maceramız başladı. " İlk kez 1915'te “Die Weissen Blaetter” adlı aylık dergide yayımlanan Dönüşüm, Kafka'nın en uzun ve en tanınmış öyküsüdür ve yayımlanmasının üzerinden nerdeyse bir asır geçmesine rağmen hâlâ tüm dünyada en çok okunan kitaplar arasındadır. " diyor tanıtımında. 1915 yılında yazılmış, binlerce kez basılmış,okunmuş, yorumlanmış 103 yaşında bir eser için ne söyleyebiliriz ? ( ) 17 Ekim 1912'de Felice Bauer'e gönderdiği mektupta Kafka Amerika romanı üzerinde çalıştığını, ilerleyemediğini görünce sıkıldığını ve yataktan kalkamaz hale geldiğini, bu nedenle bir öykü yazarak ara vermek istediğini yazar. Dönüşüm işte böyle ortaya çıkar. ( acaba sıkılmasaydı ve Amerika romanında ısrar etseydi daha mı iyi olurdu ? ) ( ) Babası ve ailesi ile yaşadıklarının bu kitabı yazmasında etkili olduğu söyleniyor. Referans olarak da babasına yazdığı ve göndermediği mektuplar gösteriliyor. Babasının edebiyat tutkusu hakkında kullandığı “sen bir böceksin, parazitsin ailenin sırtında” sözlerini kullanması, yazarın kitabın ana karakteri olarak böceği seçmesinde etkisi olduğu yönünde yorumlara neden olmuş. Bu da bizi ( daha doğrusu beni ) gene edebiyat- psikoloji konusuna getiriyor. Bir an önce bu konuyu araştırıp öğrenmem lazım ( ) Kitapta Gregor'u üç değişik şekilde gördük, yani 3 farklı psikoloji : 1- pazarlamacı, satıcı ve ailenin borcunu yüklenerek çalışmaya devam eden sorumluluk sahibi insan Gregor 2 - böcekleştikten sonra neler olduğunu çözmeye çalışan, şaşkın Böcek – Gregor 3 - böcek ile insan arasında sıkışmış fakat gerçeği keşfetmiş olan acılar içinde ve bu gerçeği taşıyamayan Gregor. Psikolojik sıkıntılarına rağmen çok güzel gözlem ile psikolojik tahliller yapmış ( bir böceğin hareketlerini bile ️ ) ve bunları çok güzel okuyucuya aktarmış. Bu dönüşüm ailenin verdiği sorumluluk, toplum baskısı, yaşamın yükü, kendi istekleriniz ve yapmanız gerekenler arasında sıkışma...Bunlar sonucu da böyle bir kaçış veya vicdan tarafından cezalandırılma. Tabii insanın böceğe dönüşmesi olanaksız ama siz hiç kendinizi böcek gibi hissetmediniz mi?? ( ) Ben böcek değil ama kendimi fare gibi hissediyorum. ( reankarnasyon öncesi fare olduğuma inanıyorum ) Çünkü peyniri çok seviyorum; peynirsiz bir hayat düşünemiyorum. Bıraksam bir oturuşta bir teneke yerim, cinside fark etmez lezzetli bir peynir olsun yeter. ( ) Kitabı okurken, gözümün önüne David Cronenberg 1986 yapımı "Sinek - Fly" filmi geldi.Sonra araştırma yaptım ( doğal olarak ). Gördüm ki "Sinek" Kafka'nın Metaformoz hikayesinin sinemadaki en iyi uyarlaması kabul ediliyor. ( ) Diğer uyarlamaları ise ; 1975 yılında Çek Yönetmen Jan Němec (Televizyon Filmi – Uyarlama) , 1983 yılında ise Fransız Yönetmen Jean-Daniel Verhaeghe tarafından filme çekilen ve Rus yönetmen Valeri Fokin'in 2002 yılında "Metamorfoz" adıyla çektiği filmler. Ben atasözü ve deyimleri çok severim, yaşanmış tecrübeleri gelecek kuşaklara aktarırlar. Bu kitabı okurken aklıma " Hatır için çiğ tavuk yenir." sözü geldi. Bende arkadaşım için çiğ tavuk (tan beter - böcekli dönüşüm ) yemiş oldum. Olsun dostum için değer.

DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022222,2bin okunma

·

64 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.