Ben genellikle yazılarımı evimde, tıklım tıklım kitapla dolu odamda yazarım. Bunu da karım, "Hangi Türk yazarının seninki gibi özel odası var? Hâlâ da yakınıyorsun..." diye sıksık başıma vurur. Yazıya başlarım, kapı zili çalınır. Birisi açacak diye bir zaman beklerim. Kimse açmayınca, zil belasından kurtulmak için kalkar kapıyı açarım.