Puslu Kıtalar Atlası// #okudumbitti Selamlar. Çok farklı bir roman yorumu ile geldim. İhsan Oktay Anar'ın Yedinci Gün kitabını üç yıl önce okumaya çalışıp yarım bırakmıştım. Şimdi bu kitabıyla tekrar okumaya başlamak daha iyi olur diye düşündüm ve öyle de oldu. Kitaba ilk başladığımda kelimeler çok yabancı geldi. Yine yarım bırakmaktan çok korkarak devam ettim ama birden o kelimeler kendi kendine çözülüverdi. Son sayfaya nasıl geldiğimi anlamadım. Kitabın olay örgüsü çok zekice tasarlanmış içinde sadece bir olay varmış gibi ama aslında bir sürü hikaye var ve olayları bağdaştırmaya çalışırken çok eğleniyorsunuz. Kitapta farklı farklı karakterlerle tanışıyorsunuz onların hikayesine kendinizi çok çabuk kaptırıyorsunuz sonra birden asıl olaya bağlanınca çok güzel oluyor. İçinde tarih var ama daha çok fantastik bir roman bence ve gerçekten çok başarılı. Descartes'in "Düşünüyorum, o halde varım." cümlesini çok farklı bir biçimde ele almış yani felsefeye de çok fazla değiniyor. Kitapta Dertli'ye, Ebrehe'ye rastlamak çok hoşuma gitti. Kitabın içeriğini anlatmam çok fazla spoiler olur çünkü her şey sonlara doğru anlaşılıyor okuyup öğrenmenizi isterim ama şöyle Uzun İhsan Efendi ve oğlu Bünyamin'in macerasını içeriyor. Sadece şöyle bir uyarıda da bulunmak isterim eğer bir olay yaşansın çözümlensin diyenler için çok uygun bir kitap olmayabilir. Ama yine de ben herkesin okumasını öneriyorum. Benim için gerçekten çok farklı ve güzel bir maceraydı İhsan Oktay Anar'a diğer kitaplarıyla devam etmek istiyorum ve bu kitabı tekrar okumayı düşünüyorum. Kitaplarla kalın

Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,7bin okunma

·

24 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Büşra