Ve bir Yaşar Kemal eseri daha.
Buram buram toprak kokan Çukurova'dan henüz çıktım geldim..
Yalnız bu sefer Çukurova insanlarına küsmüş. Bir "büyük şehir" havası esmiş Çukurova'nın üstüne, o da çekmiş tüm bereketini insanlığın üstünden. Geriye ne mi kalmış; suyu zehir, sivrisineği bol, sıtması çok, tozlu topraklar..
Yaşar Kemal bu eseriyle makinelere savaş açmış. Çukurova'nın toprağını toz eden bu makineler doğanın ve "fıkara" ırgatların üstüne saçmış tüm hastalığı..
Yaşar Kemal de insanımızın yarasına dokunmuş, bir miti yeniden canlandırarak gözlerimize gözlüklerimizi taktırmış. Taktırmış ki bizler de onun gibi makinelerin parlak metallerinin arkasında çürümeye yüz tutan doğanın hâlini görelim.