Berkeley hiç şüphesiz
Beckett’in kafa dengiydi!
Beckett özellikle 1920’ler ve
1930’larda felsefeyle, bilhassa da
Fransız felsefesinin babası sayılan
René Descartes’la yakından ilgileni-
yordu. Descartes bütün deneyimin
sistematik olarak yanlış, bir rüya gi-
bi yanıltıcı, bizi kandırmaktan zevk
alan kötü bir cinin yarattığı bir sanrı
olabileceği olasılığını ileri süren ol-
dukça mantıksal ve matematiksel bir
düşünürdü. Beckett’in karakterleri
sıklıkla Kartezyen durumlara gön-
derme yapar ve kendilerini acıların-
dan ve duygularından soyutlarlar