Bir beyin, iki beden...
Aslına bakarsanız biri insan yapımı olan ve uzaktan kumanda edilebilen bir beden. Kitap hakkında beni heyecanlandıran şey Hugo En İyi Kısa Roman Ödülü almasıydı. Hikaye özgün. Piyasadaki bir çok bilimkurgu niteliğinde izlediğim filmlerden çok daha yaratıcı bir konusu var evet.
Ama söylemek gerekir ki anlatma tarzı midemi bulandırdı. Gerçekten, mental olarak değil.
Roman zaten yetmiş sayfa. Vermek istediği mesajları veriyor da daha uzun olsaydı çok daha güzel olurdu ama böyle bir anlatış yok. Betimleme sanatından yoksunluğu hayal gücümün zoruna gitti. Bunun yanında anlatım yöntemi olarak zaman kaymasını seçtikleri ve kısa bir roman olduğu için sanki ışık hızında giden bir arabanın içinde çevremde olayların döndüğü hissini yaşattı. Ve gerçekten midem bulandı.
Bu kadar güzel bir konunun çok daha iyi işlenmesini isterdim.
Bilimkurgu seviyorsanız ve anlatıma takılmıyorsanız okunabilecek iyi bir kitap. Siz okurken ben; Türk Edebiyatı, sayfalarca betimlemeleri, güzel, ince ruhlu anlatım tarzı ile sarılıp ağlaşacağız.