Âmâk-ı Hayal, Şehbenderzade Filibelili Ahmet Hilmi'nin tasavvuf yolunu alegorik bir anlatımla aktardığı, macera dolu, enfes bir kitap. Kitabın ana karakteri Raci irfan sahibi bir gençtir, bildikleriyle yetinmez ve hakikati aramaya koyulur. Yolları Aynalı Baba ile kesişir ve Aynalı Baba'nın kulübesinde daldığı rüyalarda kainatın özünü aramaya koyulur. Türlü sınavlara tabi tutulur; kimisini geçer, kiminden kalır. Raci bu yolda anlar ki kainatın özü insandır ve cismi ne olursa olsun yaratılan her varlığın özü birdir. Allah, insana aklı bahşetmiş ve onu şerefli kılmıştır." İnsan kainatın cilasıdır " ifadesi de bundandır. Kitapta en çok ilgimi çeken bölümlerden biri de kitabın başındaki Müslümanlık ile ilgili düşüncelerdi. Ahmet Hilmi bazı insanların ramazan kandillerini görünce Müslümanlıklarını hatırladıklarını belirtir ve yalnızca ramazanda ibadet etmeyi mevsim elbisesi giymeye benzetir. Bu durum aslında bir tür eyyamlıktır ve yazar bu çeşit Müslümanlığa her zaman hayret eder. Biz de tıpkı Filibeli'nin hayreti gibi bu özgün eseri hayretle okuduk. Ziyadesiyle ruhumuza işledi.

Amak-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Beyaz Balina Yayınları · 200517bin okunma

·

17 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

elif bilici