Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

48 syf.
9/10 puan verdi
İradeyi ele geçir!
"Hareket halinde olmamız, çalışmamız, ilerlemek için hayaller kurmamız lazım; hayaller olmadan hayatın yoksulluğu tahmin edilemeyecek kadar korkunçtur." Johnny Panik ve Rüyaların Kutsal Kitabı Bu alıntı ile başlamak istedim. Çünkü bu kitap hayalgücünün pesimist yansımalarından bir tanesinin oluşturduğu bir öykü kitabı. Yolculuğa çıkılmak zorunda bırakılan bir beden. Bu yolculuğun sonu belli değil, nereye gidildiği belli değil. Geçmiş ve geleceğin bir önemi yok önemli olan şu anın mecburiyetleri, farkındalıkları ve iradeye sahip çıkabilmek. Yaşayış yolculuğunda kukla gibi olmak mı? Yoksa baş gösterip buna dur diyebilmek mi? Bu zamanında yayınlanması reddedilmiş öykünün sonundaki ilkyaz ilk intihar girişimini gerçekleştiriyor. Henüz öğrenci ve toyken, başarısız oluşu muydu onu gerçekten yıkan yoksa anlaşılamamanın verdiği o can yakıcı umutsuzluk mu? Bunu bilemeyiz. Çünkü insanın içindeki başarma tutkusu ve hırsı ona yapmayacağı şeyleri yaptırıyor. O yıllarda gençken varoluş sancıları yeni yeni başlamışken, sanırım Sylvia kabul edilmek istemişti. Bir şeyleri başarabileceğini göstermek istemişti. O zamandan ölümüne kadar da bu devam etti. Devamında hayat öylece akıp gitmedi elbette. Kendine eşlik eden tüm olumsuzluklar ile birlikte yaşama haykıra haykıra tutunarak vedasını gerçekleştirdi. Başarılı olabilmesi için yaşaması gerektiğini özümseyemedi. Sonuç olarak ondan arta kalanlar kalemi başarılı olmasa bile bizlere ulaştı. Neden böyle diyorum? O çok iyi bir şair değildi, mükemmel bir romancı değildi, kusursuz bir öykücü değildi. O sadece yazdıkları ile anlaşılmayı bekleyen, kabullenmeyi isteyen, her şeyden önce bir insandı. Tartışmalar, hakkında söylenen iyi ve kötü her şey onunla birlikte aslında anlamını yitirmişti. Başaramadığı her ne varsa ölerek bunu az da olsa yapabildi. Bu 48 sayfacık öyküsü ise onun büyük bir yazar olabileceğinin kanıtı niteliğinde aslında. İmgenin yoğunca yer aldığı bu kitabın sonu yok. Yarım kaldığı düşünülen aslında tamamlanmış bir öykü bu. Hayalgücünün yerleştirdiği bir sonuç. Belirlenen kurallar ışığında yokoluş dünyasına doğru ilerlerken yeter diyebilen bir genç kadının bu yeterinin, onun bu yolculuğunda ne gibi faydası var bilemiyoruz. Ancak iradenin iplerini eline alıp farkedebilmesi sonucun bir önemi olmadığını anlatıyor. Bu yüzden başlıktaki gibi mesaj: İradeyi ele geçir! Üzerine daha fazla bir şey yazamayacağım ne yazıkki. Mükemmel olmayan ancak basılmayacak kadar da değersiz olmayan bu kitabın bana ulaşmasından ne kadar mutluluk duyduğumu anlatamam. Onu duyan herkese ulaşması dileğiyle...
Mary Ventura ve Dokuzuncu Krallık
Mary Ventura ve Dokuzuncu KrallıkSylvia Plath · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2020332 okunma
··
416 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.