Gönderi

31.03.2020
“Gitme o güzel geceye usulca” cümlesinin merak uyandıran gitmesine gittik hepimiz. ‘Gitme’ gitmeyenlerin pişmanlığı, gidenlerin hüznü, hala karar veremeyenlerin coşkusuydu. Ya sen farklı bir sonuç elde ettin mi? Bana umut verecek bir cevabın var mı? Birine anlamıyorsun derken anlamayanın her defasında kendimiz olduğunu anladığımız anlar, bir kuşun bizi elleriyle omzumuzdan tutup yükseklere çıkarıp o maviliğe boğup nefes aldığını ciğerlerinde hissettirip içinde büyük korku ve heyecan uyandırıp ellerini gevşetip ansızın bırakması yere nasıl düştüğünü anlayamaman, acıyan yerlerini hissedememenin şokuydu. Birine anlamıyorsun demenin gerçekliğine tutunmanı istedim... Anlaşılmak istekleri, beklentileri, duyguları, samimilikleri, dokunuşları, bakışları, güvenmeleri davet ediyordu. İçinden ben insanım bunlarsız nasıl yaşarım diyerek haykırdığını duyuyorum. Haykır haykır ki içinden çıksın, haykır ki rahatla, haykır ki yeniden güçlen, haykır ki ağla. Gözyaşlarını silecek, acını dindirecek birileri hiçbir zaman olmadı, seni anlayacak birileri de olmayacak... Bilmenin verdiği riske sarılmanın kumarı buda. Unutma “Sevmek ifade edebilmek kadar ifadeyi unutmamaktır da.” Gerçekleri aramayı seçen herkes gibi bunu kabullendiğini görmek istedim. Ama seçimler değil mi bizleri böylesine kendimizden uzaklaştıran? Bırakın seçim yapmayı , bırakın birilerini , bırakın elde etme isteklerini , bırakın arzularınızı , bırakın sevmelerinizi... Çünkü anladınız.
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.