Gönderi

Parmaklarımı tutuyorsun. Sonra bütün elimi. Şimdi anlıyorum. Sevişmenin doruklarında eller, neden elleri arar? Şimdi, ellerimiz bu haritanın üstünde kavuşmuşken anlıyorum. Her sarılışın ardından birbirimize geçmesini istediğimiz, Biz'den çıkıp gitmesine izin vermediğimiz o sıcaklığa ellerimizle nasıl köprü kurduğumuzu anlıyorum. Şimdi bu harita, insan sıcaklığıyla ansızın sepia rengini almış. Hiç kuşkusuz alay edenler de olmuştur. Ben, Eknaton kadar yaşlıyım, Sen de Lysanias kadar gençsin diye. Ama neye taptığımızı hiç anladılar mı ki bizim? Zaten sormadılar da. Korktular. Bütün korkuların varlığına son verebilecek olandan korktular. Bizim hiçbir şeyi cansız satırlarda bırakmayışımızdan korktular.
·
2 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.