Ali Lidar’ın büyük kederlerini küçük öykülere sığdırdığı son kitabı. Yirmi küçük öykü içinde birbirinden farklı pek çok duygu içten, zorlamadan uzak, kolay okunabilen aynı zamanda hırçın bir deniz gibi fırtınalı bir anlatım ile yazılmış. Yazar bilhassa kendi hayatından izler taşıyan- ya da benim taşıdığını düşündüğüm - öykülerinde samimi bir üsluba sahip. Okul yılları, aşk, yazar olmak, ev, mutsuzluk, öğretmek, yalnızlık gibi temler öykülerin sayfalarında yer bulmuş.