Hücrelerden gelen gürültü kulaklarını deliyordu sanki. Yedinci şubenin güney pencerelerinden bir marş sesi yükseldi:
Kalk, ey hor görülen, ezilen!
Kalk, ey esirler dünyası!
Açlık, sömürü yeter, geldi an
Son ölüm kavgası!
Baş savcı dişlerini gıcırdattı:
-Hepsini asacaksın, asacaksın, diye bağırdı.