127 sayfalık bir kitap ama günlük işlerden falan pek vakit bulamamıştım, ayrıca kitap başta beni hiç sarmadı. İlk 4 bölümü okumak tam bir işkenceydi çünkü olaylar o kadar yavaş ilerliyor ki belli bir süre sonra sizi sıkıyor. Bırakıp bırakmamak arasında kaldım çünkü 1 ay kadar okuma hevesim kaçtı. 2 gün önce ‘Ben bu kitabı bitireceğim ya!’ dedim ve bitti Açıkçası kitabın 4.bölümünden sonrası çok akıcıydı ve çok beğendim.
.
Kitabın kısaca konusu : Yıllar önce izini kaybettiği kadını bulmaya kararlı bir adam dokuz çemberli bir mandala oluşturuyor. Her çember Isabel’in yaşantısının bir zaman diliminde yer almış ve onunla ilgili bilgi verebilecek kişilere götürecektir. Fakat çemberler daraldıkça, elde edilen bilgiler gerçekdışı olmaya başlıyor. .
Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Bu kitapta varoluşu, zamanı, yaşamı ve ölümü ele almıştır. Kitabın sonlarına yaklaştıkça yazarın somut şeyleri soyut şeylere aktardığını fark edeceksiniz. Bu geçiş aşamasında biraz kafanız karışacak. Yaşayanlarla ölüleri aynı solukta buluşturuyor. .