Son müşteri de kalktıktan sonra ışıkları kapatıp kestane ağacının altındaki masaya oturuyorum. Sessiz, sessizlik korkutur adamı. Olmayan sağ bacağım kaşınmaya başlıyor yine.
İbrahim’e sesleniyorum
“Aç be kardeşim radyoyu, ses olsun!”
Cevap yerine önce bir cızırtı ardından Ferdi Özbeğen’in sesi geliyor ağacın dalları arasına sakladığımız