Kitabın başında karakterlerin adlarının kadın-erkek adı olduğunu tam kavrayamamış olduğum için birazcık garipsedim. (Suad ve Süreyya ) Ama gerçekten çok beğendim ve kendimi kitabın içerisinde, kitaptaki kişilerin yanında gibi hissettim. İç hesaplaşmaların fazlalıkla olduğu çoğunlukla kendinizi de o olayın içinde hissedip, karakterlerin hayatlarındaki seçimlerine karışacağınız bir kitap. Bazen Necip'i haksız bulacaksınız, bazen de Necip ile Suad'ın birbirlerine çok güzel uyduklarını hissedip, keşke Suad Süreyya ile değil de Necip ile birlikte olsaydı diyeceksiniz. Belki Süreyya da birazcık olayların farkında olup eşini çok sevdiği denizden, gezmekten, sadece kendi kararlarının geçerli olması gerektiği düşüncesinden daha ön planda tutsaydı daha iyi olurdu diye düşünebilirsiniz. Necip'in evlerine kalmaya gittiği samimi dostunun eşine aşık olmasını da hiç hoş bulmayabilirsiniz. Hem de Süreyya'nın Necip'e ne kadar düşkün olduğunu göre göre. Suad, her ne kadar ikilemde kalmış olsa da eşi olduğu halde ve bu aralarındaki imkansız ilişkinin ilerlerse ne kadar 3 hayatı da mahvedeceğini bilerek duygularına ve beğenilme arzusuna karşı koyamayaraktan Necip'e ilgi duyması sizi üzebilir. Kitabı okumadıysanız okumanızı tavsiye ederim, güzel bir kitaptı :))

EylülMehmet Rauf · Sis Yayıncılık · 201440,2bin okunma

·

43 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Rüüm