Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
6 aylıkken tanıştığı alerji rahatsızlığı sebebiyle kullandığı ilaçlardan sonra birde çevresi tarafından dışlanan Selin, kendisine, "Ye, iç, diktir et" sloganıyla yemek yemeyi yaşam felsefesi edinir. Üzerine birde üniversite zamanında, sevgilisi Kerem'le ev arkadaşı yollu Şermin'i evde basınca hepten acıların kadını Bergen moduna girer. Birinin artık Selin'e dur demesi lazım dimi? Ailenin ispiyoncusu, dakikada 90 kelime konuşabilen daktilo çene kardeşi Esra, ondan habersiz bir spor salonuna 1 yıllık üyelik yapar. Annesi Cavidan ve Esra zoruyla onun için zorlu bir zayıflama maratonuna start verilir. Bu zaman zarfında Esra rahat durur mu? Ah tabiiki de durmaz. Arkadaşı Sude'nin aile dostu gazeteci Yavuz'a Moda'yı gezdirme konusunda Selin'i tehditle ikna eder. Bu kadarla kalır mı? Yavuz'a Selin ile ilgili bilgilerin arasında 57 kilo olduğunu söyler. Ne dersiniz Yavuz'la buluşana kadar Selin zayıflayabilir mi? ~ Bir kitabın her sayfasında kahkaha atılır mı? Kimi yeri gülmekten okuyamadım o derece. Çata pat, hayal gücü geniş, gözlem gücü yerinde, ifade kabiliyeti olan, güldürürken düşündüren birazcıkında küfürbaz haydo olan kaçık Selin'i ben çok sevdim. Birazda onda kendimden özellikler bulmuş olabilirim. Velhasıl kelam güldüren insanlar, güldüren insanları çok sever. Gülmeyi/güldürmeyi kim sevmez ki? Özellikle dünyanın bu zamanında. Bir diğer sevdiğim karakter Cevriye babaanne oldu. Akıllara zarar bir kadındı. Ama ben hikayenin devamı kitabında onun forsunu söndürecek Karadenizli bir babaanne/anneanne bekliyorum. Eee malum bizim oraların keyfanıları başkalarına benzemez. Deli deliyi görünce sopasını sakladığı gibi, cadı cadıyı görüncede süpürgesini saklayacak gibi Gülmeye ihtiyacı olan herkese tavsiyemdir.
Düş yakamdan
Düş yakamdanSeda Küçük · Ceres Yayınları · 202027 okunma
·
58 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.