“...bir gecenin ne kadar uzun olduğu, o gecenin karanlıkta geçen saatlerinin niteliğiyle değil, o gecede yaşanılan dakikaların niceliğiyle ilgilidir..”
Ben de öyle düşündüm okuduğumda ama kitapta böyle geçiyor. Bu bölümde ‘şeb-i yelda’ deyiminden bahsediyor yazar. Eskiler kışın en uzun gecelerine ‘şeb-i yelda’ derlermiş. Bununla ilgili bir beyiti açıklıyor yazar. Nicelik derken çektiği acılar ve kederlerden bahsediyor. Bu yüzden nicelik demiş sanırım. Geceler kısa da olsa acılar fazla ise gecelerin niceliği fazla oluyor gibi bir yorum yaptım ben de (:
Ya da baskı hatası vardır belki, o da olabilir..