Hikaye, son gününü, hatta son saatlerini geçiren doru at Gülsarı ve onun sahibi Tanabay' ın yolda yaşadıkları ile başlar. Tanabay da sürekli maziye dalar ve yaşadıkları film şeridi gibi gözünün önünden geçer. . . . Tanabay gençliğinde çok hareketli, çalışkan ve ayrıca rejime bağlı bir kişilikti. Yaşlanmış yılkı atlara bakma görevini üstlenmiş, burada yılkıcı Turgay, Gülsarı adlı bir attan bahsetmiş ve Tanabay'dan onu iyileştirmesini istemiştir. Gülsarı, burada özgürlüğü ve asaleti simgeliyor. Tanabay, Gülsarı'ya gözü gibi baktığı için aralarında kuvvetli bir duygusal bağ gelişmiştir. Ancak, parti için Gülsarı, Tanabay'ın elinden alınır. Tanabay buna razı olmasa da mecburdur. Gülsarı her fırsatta kaçıp bozkıra gelir. Bu duruma engel olmak için Gülsarı'yı kısırlaştırırlar. Parti, Tanabay'ı yılkı bakıcılığından alıp koyun sürüsüne bakması için görevlendirir. Atlarla ilgilenmek Tanabay'ın çok hoşuna gidiyordu. Koyunlara bakmak istemese de yine mecbur kalır. Parti, kışın soğuğunda, karında hayvanlara ne yem ne de barınak yardımında bulunmayınca, bahar gelmeden yavrulamaya başlayan hayvanlar, açlıktan, soğuktan ve ahırın gübresinden birçoğu telef olur. Bunun üzerine Tanabay, rejim ile ters düşer. . . . Aytmatov bu eserinde, Kırgız köylülerinin dertlerini duyurmaya çalışmış, köylüden hep daha fazlasını isteyen totaliter zihniyete göndermeler yapmış. Tanabay'ın yargılandığı mecliste konuşulanlar ise katı ideolojik zihniyetin, dünyanın her tarafında aynı yapıyı arz ettiğinin kanıtıdır. Okunmalı...

Elveda GülsarıCengiz Aytmatov · Nora Kitap Yayınları · 201816,3bin okunma

·

1 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Şerife