Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

124 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
151 günde okudu
Babam öldü. Dün bir geyik avladım. Ne diyebilirim? Ya o ya ben, birimiz canından olacaktı. Doppler'in hikayesi böyle başlıyor işte, Yüzüklerin Efendisi'ni takıntı haline getiren bir kızı, bütün günü çizgi film izleyip artık çocuk şarkılarının zihnine kazındığı bir oğlu ve 3. çocuğa hamile karısı. Tüm bu hengame'nin içinde hayattan zevk almaz hale gelmiş kahramanımız'ın belki de tek tesellisi bisikleti. Kendini bisiklet sürerken sisteme aykırı gelen, trafikte takılı kalan adamları gördükçe kendini özgür sanan biri. Norveçin güzel ormanları, Haftasonları bisiklet sürüp kafa dağıtılcak ortamlar, ama o gün herşey değişecekti. Doppler sert bir şekilde düşüp artık kafasına dank edecekti. Herşeyi bırakıp ormana yerleşmek. Doppler rahatından pek ödün vermeyen biri, İnsanlardan nefret ediyor ama onlara bir bakıma muhtaç. İşte bu yüzden gözüne kestirdiği kolay gizlice girip çadırına meyve ve çikolata çalıyor. Geyik avlayıp büyük marketlerle takas'a girişiyor. Bay Düsseldorf'da Doppler'in evine gizlice girdiği kişilerden biri, Yaşı itibarı ile Doppler onu kolay lokma görüyor ve yine birgün tatlı krizi tuttuğunda evine gizlice giriyor. Masanın üstündeki devasa boyutlardaki Toblerone'u göründe Doppler kendinden geçiyor ve Bay Düsseldorf'la kavgaya tutuşuyor. Kavganın galibi Bay Düsseldorf, Doppleri sıkıca bağlıyor ve maketini yapmaya devam ediyor. Doppler kendine gelince ortalığa bakıyor ki her yer maket dolu ve sanki Bay Düsseldorf bir sahneyi canlandırmaya çalışıyor. Canladırdığı sahne hiç görmediği babasının ölüm anı, 2.dünya savaşı sırasında muhümmat taşıyan asket babası keskin nişancılar tarafından vurulup öldürülüyor. Doppler : Bütün sahneyi tamamlayınca ne yapmayı düşünüyorsun? Bay Düsseldorf : Heralde kafama sıkarım.
Doppler
DopplerErlend Loe · Yapı Kredi Yayınları · 20199,4bin okunma
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.