Günaydın Geceyarısı, yazarın okuduğum ilk kitabı oldu. Uzun yıllar Londra’da yaşamış Sasha’nın bir zamanlar bulunduğu Paris’e tekrar gelişiyle onu hem mutlu hem de yerle bir eden anılarıyla karşı karşıya gelmesi anlatılıyor.
İlgi ve merakla başladığım bir kitaptı. Ancak okudukça ilgimi kaybettim. Dilinin akıcı olmasına karşın şimdiki zamanın içine sürekli geçmişin katılması etkili oldu bu duruma. Bunun yanında duygu aktarımının başarılı olduğunu es geçmeyeyim.
Benim tekrar tekrar okuyacağım bi kitap değil ancak bilinç akışıyla ilgilenenler için önerebilirim.