Teşekkür ederim Sezen, beğenmene sevindim☺ Proust'un sözleri hakkındaki yorumuna genel olarak katılmamak elde değil. Bu cümleler içinde oldukça anlamlı ve yerinde yorum ile tespitleri de oluyor. Öyle ki beni kitaba her şeye rağmen bağlayan etmen de bu oluyor öncelikle. Ancak aşırı şekilde bu tarz uzun cümleler kurması ve her olay, durumu bir başka çıkarımla uzun uzun izah etme hali bir yerden sonra "yeter ama" duygusu oluşturuyor. Hani mubalaga ederek anlatacak olursak, adam tuvalete gidişi bile adeta üç sayfa boyunca, "Tuvalete doğru attığım her adımda, Balbec'in dağlarının yansimalarinin bende yarattığı hüzün duygusunu uyandirdigini söyleyebilir ve şunu da ekleyebiirim ki; bu durum aynı Guermantes'lerin geçen hafta içine giremedigim için ağaçtan sarkarak dahil olduğum balosunda Mme. Stermaria'ya 2. Wilhelm de hiç komik değil deyişi gibidir..." şeklinde anlatacak nerdeyse. Adam tuvalete gitti. Bunun da edebiyatı olmaz. Hani bir insan tuvalete giderken de çevrenin üzerindeki etkisi ile geçmiş bir anısına mi gider ya. :D