Knut Hamsun ‘un tanınmasını sağlayan bu kitap aslında yazarın bu kitapla adını duyurmasından önce sefaletle boğuştuğu hayatını anlatıyormuş. Kitabın konusu adından da anlaşılacağı üzere açlık ve sefalet. Yazar olma hayaliyle yanıp tutuşan genç bir adam bir yandan açlıkla, yoksullukla boğuşurken bir yandan da hayallerinin peşinden koşmaya çalışır. Genç, açlıktan öleceğini düşündüğü zaman bile gururundan ödün vermez, hatta kendinden yardım isteyenlere bile yardım etmeye çalışır. Bu satırları okurken kendi kendime ‘birinden yemek iste, verilen parayı kabul et, başkalarına yardım etmeye kalkışma’ diye söylendim. Kitapta açlık duygusu o kadar yoğun işlenmiş ki bunu ifade etmesi gerçekten zor. Kitabı okurken empati yapması da oldukça zor oldu. Ayrıca kitabın gerçek bir hikayeden esinlenerek yazılmış olması beni çok etkiledi. Tavsiye edilir.
