Bazı kitaplar vardır öyle bir çırpıda okuyamazsiniz. Yavaş yavaş, sindire sindire okumak gerekir. Hasan Ali Toptaş'ın kitapları tam da böyledir. Düş ve gerçek arasında gidip geliyorsunuz, zaman kavramı anlamını yitiriyor onu ellerinde. Düşsel öğeleri öyle güzel kullanıyor ki onun zekasına her defasında hayran kalıyorum. Demem o ki: ben pek severim Hasan Ali'yi. Siz de okuyun, okutturun derim
Kitap 16 öyküden oluşuyor. Hepsi de birbirinden güzel. Sanırım beni en çok Yabu etkiledi.
Keyifli okumalar