Gönderi

200 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 32 hours
Amin Maalouf'un 'Doğu Akdeniz ' olarak adlandırdığı; İskenderiye'den başlayıp Beyrut, Bağdat, İstanbul, Selanik ve Saraybosna'ya uzanan kentler zinciri. Buralarda bir zamanlar önemli bir medeniyet varolmuştu. Ancak şu an ışıkları söndü. Doğu Akdeniz'de kötüye doğru giden bu değişim tüm evreni içine alan bir etki gücüne sahip olacaktı. Orta Doğu'nun çoğunluğu Arap olan bu ulusları ortak bir güç oluşturacakları yerde sürekli bir sahip arayışı içinde bulunmuşlardı. Kitaptaki en etkileyici şahsiyet Mısır'da yönetimi ele alan genç subay Cemal Nasır. Öyle ki kısa zamanda tüm Arap aleminin karizmatik kurtarıcısı olarak görülecekti. Fakat aşırı milliyetçiydi ve Mısır'da yabancı olarak (diğer ulus Arapları dahil) kimseyi istemiyordu. 1967'de bir Haziran sabahı İsrail Hava Kuvvetleri bir hava saldırısı gerçekleştirdi. Saldırıda Mısır ve Suriye Hava Kuvvetleri daha yerdeyken imha edildi. Cemal Nasır bunun altından kalkamadı ve saldırıya bir cevap veremeyince yavaş yavaş sahneden silindi ve Arap aleminin umutlarını da boşa çıkardı. Maalouf, Arap aleminin bu bozgunun öcünü alamadığından, hiçbir zaman özgüvenini kazanıp bocalamaktan çıkamadığı görüşüne ulaşıyor. Maalouf, Orwell'a da saygısını sunarak onunla ilgili şöyle diyor: 'Orwell hem sağ hem de sol diktatörlüklere duyduğu nefretin ötesinde daha temel bir endişeye, bilimin saptırılması ve insanlığın kendisini özgürleştireceği varsayılan şey tarafından köleleştirilmesi endişesine sahipti.'
Uygarlıkların Batışı
Uygarlıkların BatışıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20191,760 okunma
·
29 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.