“ Bazen gerçek mücadele olaydan sonra başlar,elinde kalanlarla yüzleştiğin zaman.” Lila merdivenlerden düşmesi sonucu erken doğum yapar ve bebeğini kaybeder.Bu durum kendisini dış dünyaya kapatmasına neden olur eşi Tom ile aralarına duvar örer ve ilaçlarını alarak vaktini uyuyarak geçirir.Birgün kendisine isimsiz bir mektup gelir,Peak Bölgesin de bir arsa’nın kendisine bırakıldığını öğrenir ayrıca bir anahtar vardır.Şaşkındır kim neden böyle bir mektup göndermiştir?Araştırmaya karar verir ve oraya gitmek için yola koyulur. Üniversite’nin son haftası eğlenmek için kimsenin bilmediği bir mekân’a giden beş kafadarımız Mac,Carla,Simon,Ben ve Kat gördükleri yer karşısında şaşkınlıklarını gizleyemezler.Mac arkadaşlarını buraya getirdiğinde önceden bildiği bir yer olduğunu söyler.Yeşillikler içinde muhteşem bir göl vardır.Az ilerde bir ev dikkatlerini çeker ve beş kafadarımız bir yıl boyunca herkes’den uzak kendi başlarına burada yaşamaya karar verirler.Ailelerine farklı yalanlar söylerler bilinmezliğe doğru bir yol alırlar. Kitabımız iki farklı zaman içinde geçiyor.Beş arkadaşın doğa ile iç içe yaşamda kalmasını diğer taraftan kendisine miras bırakılan bu yerin yaşanılabilir hale getirmeye çalışan Lila’nın serüvenini biz okurlara sunuyor.Her iki zaman da yaşanılanlar o kadar sürükleyici ki kitabı okurken her sayfada farklı bir olay vuku buluyor.Geçmişle hesaplaşma,yalanlar,sırlar ve nice yaşanılan olaylar yok artık dedirtecek şekilde idi.Kitabı o kadar sevdim ki hiç bitmesin istedim.Yeşilin ve mavinin buluştuğu gizemli yerde yolculuk yapmak isterseniz mutlaka kitabı okumanızı tavsiye ederim.Sonunda o kadar farklı durumlar oluştu ki gözyaşlarıma hakim olamadım.Beş kafadar’a ne oldu?Lila bu evde geçmişin izlerinden neler öğrendi?Ahhh Freya meğer sen..diyerek yorumumu sonlandırıyorum.

Gölgedeki YılHannah Richell · Orkinos Yayınları · 2015149 okunma

·

14 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Canan Çelik