Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

283 syf.
10/10 puan verdi
Oldukça nitelikli ve ekolojist harekete fikri anlamda zenginlik katacak bir içeriğe sahip bir kitabı bizlerle buluşturmuş yazar Plumwood. İsminin altını çizmeden geçmeyeyim... Öncelikle derin ekoloji kavramını kısaca anlatmak istiyorum; Derin ekolojik hareket, sanayi ve endüstri devrimine kökten karşı çıkan, modern* insan profili karşıtı harekettir en kısa tanımlamasıyla. Dünyanın ekolojik dengesinin bozulmasıyla ortaya çıkan ve günümüzde bir hayli güçlenen ekolojik hareketlerini gruplandırmak gerekirse radikal ekolojist hareketler ve ekolojik hareketler olarak iki sınıfta değerlendirebiliriz. Kitabın konusu gereği bu ayrımın radikal olan kısmının eko-feminizm dalı üzerinden devam etmek gerekiyor. Mevcut üretim ve tüketim şekillerinin doğanın yok oluşuna doğrudan sebebiyet verdiği gibi bu üretim şeklinin sürekli, yeni* olarak ısıtılıp toplumların önüne servis edilen ataerkil düşünce sisteminin olduğu, bir tür ağalık mantığıyla patron sınıfının kitlesel üretimlerin başına geçerek şehirleri birer feodal çağ kalesi haline getirdiğini ve bu ortamda doğanın ve kadınların ikinci sınıf canlı olarak nitelendirildiğini ortaya koyar fikirsel bağlamda. İdeolojik olarak kitabın kişisel değerlendirmesini yaptıktan sonra artık içeriğine değinmeye başlayabilirim diye düşünüyorum ancak yine de günümüz ve gelecekteki dünyanın şekillenmesi açısında muazzam derecede önemli bir tutum ve yükselen ideolojik hareket olduğundan konunun kısa tutulması taraftarı olmadığımı da belirtmeden geçmeyeyim. Dünya (maalesef) Apolloncu bir felsefeyle yönetiliyor. Akılcığın ataerkillikle eşdeğermişcesine artık kadını, hayvanı, doğayı yok etmeye, hiçe saymaya başladığı yerde yazar Plumwood ortaya çıkarak bu ''akıla'' önemli bir felsefi muhalefet sergiliyor. İki kutuplu dünyanın sona ermesiyle tek egemen güç olarak kalan batı kapitalizminin ezdiği ötekilerin sesi oluyor. Özellikle batı kapitalizmini hedef alan yazarımız, batıcı düşüncenin yeniden tasarlayarak yarattığı ikilikler (kültür-doğa, akıl-doğa, erkek-dişi, zihin-beden, efendi-köle) üzerinden ters mantık geliştirerek çok güzel bir felsefi duruş ve kitap içeriği sunuyor bizlere. Batılı beyaz erkek sınıfı dışında kalmış tüm ötekilerin okumasını şiddetle tavsiye ediyorum.
Feminizm ve Doğaya Hükmetmek
Feminizm ve Doğaya HükmetmekVal Plumwood · Metis Yayıncılık · 200434 okunma
··
596 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.