Paranın nasıl geliştiği konusunda ekonomi metinlerinde verilen alışıldık
açıklamalarda, başlangıç noktasının takas olduğu varsayılır. En başından iti-
baren, rekabet içerisindeki bireyler kendi rasyonel kişisel çıkarlarını azamiye
çıkarma peşinde koşarlar. Antropoloji, bu idealleştirilmiş tanımı desteklemi-
yor. Mauss'a göre takas Polinezya ve Melanezya'da ender görülürken, Pasifik
Kuzeybatı'da hiç duyulmamıştı. Ekonomi antropoloğu George Dalton empa-
tik bir yaklaşımla, 'Takas, parasız değiş tokuşla sınırlı anlamında, hakkında
bilgi sahibi olduğumuz geçmişteki ya da bugündeki hiçbir ekonomik sistemde
hiçbir zaman niceliksel olarak önemli ya da baskın model olmamıştır," der.8
Dalton, yegane takas örneklerinin küçük, ender ya da acil işlemler olduğunu
söyler -günümüzdeki gibi. Bunlar bir yana bırakıldığında, parasız işlemler
ekonomistlerin fantezilerinin kişiliksiz, faydayı azamiye çıkaran işlemlerine
pek de benzemezdi, daha çok, "gelenekle onaylanmış ve karşılıklılık özelliği
içeren kalıcı (ve kimi zaman ritüelleştirilmiş) kişisel ilişkiler gerektirme eğili-
mindeydi."9 Bu tür işlemlere takas değil, ritüelleştirilmiş armağan değiş toku-
şu demek lazım.