Kitap ; yarısına kadar(yaklașık 300 sayfa) kutsal kader mizraginin geçmisten günümüze ilerleyisinden bahsetmektedir.
Mizragin hikayesini birkac sayfada bir mekan ve tarih olarak farkli yerlerde gelisen olaylarla aktarmasi kitabin akiciligini baltalamakta ve okunmasi yorucu bir hale getirmektedir.
Ayrica kurgunun cok uzun bir bolumunun kader mizragi uzerinde oldugunu Mustafa Kemal Ataturkun klonlanma projesi, proje detayları ve Turkiye'deki yansimasinin, ilerleyisinin detaysiz bir sekilde uzerinden geçildigini dusunuyorum. Milli duygular guzel aktarilmiș.
Ancak mızrağın önemine, gizemine, tarihteki yerine, tarikatinin yasadiklarina okadar doyuyorsunuz ki kitabin sonunda klonlanma projesine ve Mustafa Kemal Atatürk'e aç kalmis bir sekilde bitiriyorsunuz.
Hikayenin bilimkurgu ve mistik kısmı esit oranda dagitilmis olsaydı sonundaki bulușma ve bütünlesme daha doyurucu olurdu diye dusunuyorum.
Ancak bilimkurgu ve fantastik olarak Turk Edebiyatinda daha fazla eser gormeyi temenni eden okuyucu olarak: çok guzel bir konuyu ele almıș okumaktan sadece yorulacaginiz ancak pisman olmayacaginizi dusundugum bir kitap.