"Ölümü alnıma aldım! Şurada tam yüreğimin ortasında bir yangın var. Oyuyorlar gibi yüreğimi. Gitmeliyim. Dayanamam gayri.." İncelemeye dördüncü kitabı bitirdikten sonra ağzımdan çıkan ilk cümleyle başlamak istiyorum: "Aga ne kitaptı beeee.." Maksim Gorki çocukken okuduğu bir kitaptan sonra kitabın sayfalarını ters dönderip ardından güneşe doğru tutup incelemiş. O kadar etkilenmiş ki kitaptan kitabın sihirli olduğunu düşünmüş. Benim için de İnce Memed öyleydi. Anlatımdaki sadelik ve akıcılığın yanında insanın duygularına dokunan sıcacık bir kitap. Kişiler o kadar güzel işlenmiş ki aklınıza kazınıyor bütün özellikleri ve unutmuyorsunuz bir kez karşılaştığınız o kişiyi roman boyunca. Bu kişi yeniden olaylara dahil olduğunda kimdi bu insan dedirtmiyor okuyucuya. Bununla birlikte enfes bir olay örgüsü sayesinde heyecan ve merak ile okuyorsunuz kitabı. Güçlünün haklı görüldüğü bir kurmaca düzende, cesurca haklının yanında olan, kendinden daha çok insanların iyiliği için birşeyler yapan kişi fiziksel olarak değil karakter olarak incedir düşüncesini çağrıştırdı bu kitap. Sanırım bu yüzden İnce Memed'dir kahramanın adı. Kahramanımız İnce Memed sadece İnce Memed değil o bir Anadolu. Anadolu'nun Kürt 'ü, Türkmen'i,Kızılbaş'ı, Yörük' ü ile dağı, taşı, ovası, deresi, kasabası, köyü ile, Hürüce Ana'sı, Topal Ali'si, Hatce'si, Seyran'ı,Koca Süleyman'ı, Öğretmen Nejat'ı, Ferhat Hoca'sı, Çoban Muslüm'ü, Apdi Ağa'sı, Hamza'sı,Onbaşı Kertiş Ali'si, Yüzbaşı Asım ve Faruk'u, Murtaza Ağa'sı, Ali Safa'sı, Arîf Saim Bey'i ile bir Anadolu insanının yansıması. İsimler tamamen Anadolulu. Sebepsiz duru bir sevginin yanında sebepsiz bir terk ediş bir ihanet söz konusu hep. Her şey çok abartılı yaşanır Anadolu da. Ağa gidince kısa bir süreliğine arkalarında neler neler söylüyor gitti diye büyük toy düğünü kuruyorlar döndüğün ise el etek öpüp af diyorlar.Anadolu insanında her ne kadar boyun eğmezlik, yiğitlik, direnç olsada büyük bir öğretilmiş çaresizlik var ve bu umutsuzluğa umarsızlığa sebep oluyor.Anadolu insanın en ufak bir olayı bile iyi veya kötü betimlemeri, abarttıları ve hayal güçleri ile nasıl efsaneleştiğini görüyoruz. Anadolu insanın verdiği en büyük ceza dayak, doğal olarak en korktuğu da o. Anadolu insanı birbirine ve yazara göre çok çok yetenekli hayranlık uyandırılacak karakterlerdir. Ama nasıl olursa bir bakıyursun o övgüler o güvenceler boşa gitmiş ve tam tersine dönmüş. Hayvanın, dağın, taşın, öğünlerin(zaman dilimi) ve hatta giyitlerin bile bir karakteri bir adı var. Her bir giyit onu yapan ustanın kültürünü yansıtır. Gelen yada gidene mutlaka yemek verilir. Bu hiç bir koşulda değişmez. Anadolu insanın şifalarını (hastalık, yara) hep kendisi bulur bu ocak keramet dilek ağacı vs. olarak görünür ama aslında şifa tabiattadır. (Kırk göz ocağı, İnce Memed 3 sayfa 294). İnce Memed in zaferleri hep ateş yakılarak halay çekilerek kutlanıyor. İyi güzel şeyler hep ışıkla gelir ışıkla gider, betimlemeler tamamen ışıkla ifade edilir. Romanda olaylar Toroslar, Çukurova köylerinde geçiyor. 1900’lü yıllarda Osmanlı bu bölgede yaşayan göçebe aşiretlerin yerleşik düzene geçmeleri için onlara toprak verir. Bu toprakların zamanla değerlenir ve zenginler köylüleri gerek kandırarak gerek dağlardaki eşkıyaları kullanarak zorla toprakları ele geçirmeye çalışırlar. Bu kavgada eşkıyalar birbirlerini, köylüleri öldürürler ve ağaların toprakları büyür. İnce Memed'in başkaldırısı böylelikle başlar. Kitabın olayı akışı hakkında daha fazla yorum yapıp spoiler vermeyeceğim. Ama geneli size kitaptan bir alıntı ile özetleyebilirim: "Dünyanın bütün kötülüklerine baş kaldır. Bazen senin iyiliğin başkasının kötülüğüne de olabilir. Kendi iyiliğine de baş kaldırır." Sayfa sayısı fazla diye okumaya cesaret edemiyorsanız şunu söyleyeyim ben bir solukta okudum. İnce Memed’i tanımayı ertelemeyin. Sağlıcakla kalın, Kitapla kalın. :)

İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,5bin okunma

··

186 görüntüleme

Leylm

@Leyl_im ·

03 Mayıs 2020 00:01

Burada yaşını almış kime sorsanız bir İnce Memed tasviri çizer. Sanırsınız herkes gördü, herkes ahbap.. Kitaptan haberi olmayanlar için bile tanıdık. Burada efsaneler dilde olur çünkü . Ağıtlar, türküler... Ellerinize emeğinize sağlık...

Kadir Tribbiani

@Kafkaesque_ ·

03 Mayıs 2020 00:35

Teşekkür ederim. Evet, dedemizin gençlik hikayelerini dinlerken yahut Yeşilçam' daki köy konulu filmleri izlerken hep karşılaşmışızdır aslında İnce Memed'le. :)

Bu yorum görüntülenemiyor

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.