Viladimir Sangi'nin Aytmatov'un hikayesini okuduktan sonra "Keşke ben yazsaydım." dediği ve Aytmatov'un da ona "Sen benim gibi yazamazdın." dediği rivayet olunur. Burada Aytmatov'un ifadesinin bir büyüklenmeden ziyade, yazarın biyografik malzemeden büyük eser çıkarmasının zorluğunu anlattığını düşünmüştüm. "Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek" çook güzel bir uzun hikayedir. İnsan, bir hikayeyi okurken her seferinde dili damağı kurur mu, her seferinde o susuzluğu iliklerine kadar hisseder mi? Elinize sağlık hocam. Bu yorumlar çok kıymetli. İyi ki yazıyorsunuz.