Merhaba ben efsun... Yüzümün güldüğüne bakmayın.. Siyasi otoriteler sayesinde yarım kalmıs bir aşkın baş kahramanıyım... Şapkamı takar Markiz pastanesine buluşmaya giderdik, Pandeli Lokantasında yemekler yerdik. Ama başka sebeplerden görüşmemiz imkamsız hale gelince bizde mektuplaşmaya başladık.. .. Mahsenin kapısından içeriye girince sekiz basamak inince diz hizasında bir oyuk var.. İşte tam oraya bıraktığım bir mektup daha var.. Dimitri aldı mı bilemiyorum.. Ama almadıysa ona onu çok sevdiğimi söyler misiniz?
Kitap yorumuna gelirsek:
Benim için kitap üç bölümden olusuyor..
Birinci bölüm saf ve temiz Dimitri ve Efsun aşkı anlatılmış.. İkinci bölümde bu aşkın bitmesine sebep olan 6-7 Eylül siyasi olayları anlatılmıs... Sonuç şudur ki utançtan ötel yol yoktur.. Kitapta o dönem gazete küpürleri ve arşiv fotoları ile desteklenmiş.. Üçüncü bölümünde ise
Hüseyin Demir sizi alıp 1960 dönemindeki #istanbul a #beyoğlu sokaklarına götürüyor.. Döneminde şapkasız eldivensiz girilmeyen Beyoğlu sokakları, lokantalar, tarihi eserler ve dönemin esnafları hakkında etraflıca bilgi veriyor...
Ben çok beğendim gönül rahatlığı tavsiye ederim.. Alıp okuyabilirsiniz.. Ayrıca benim moderatörlüğümde
Neval Aşan yayınevinden çıkan @efsununsonmektubu kitabını #acilenokuyoruz dedik #