İlk defa bir Türk araştırmacı bilim alanında Nobel kazanarak ülkemize büyük gurur ve sevinç yaşattı. Biz de bu gurura ortak olmak ve coşkumuzu sizlerle paylaşmak istedik. Prof. Dr. Aziz Sancar’ın başarıyla ama bir o kadar da azim ve kararlılıkla sürdürdüğü bilim yolculuğunun tüm gençlere ilham kaynağı olmasını ve onları hayallerinin peşinden yılmadan gitmeye teşvik etmesini umut ederek bu ayki kapak konumuzu
Aziz Sancar’a ayırdık. Özlem Ak yazısında Aziz Sancar’ın Mardin’de başlayıp Nobel Ödülü’ne uzanan yaşamını ve bilimsel çalışmalarını ele alıyor.
İlay Çelik Sezer de DNA onarım mekanizmalarını keşfederek bu yılın Nobel Kimya Ödülü’nü paylaşan Tomas Lindahl, Paul Modrich ve Aziz Sancar’ın araştırmalarını özetliyor. Bu ayki posterimiz Aziz Sancar’ın bilime yaptığı önemli altı katkıyı ele alıyor.
Murat Yıldırım bu ayki yazısında fizikte devrim yaratan kuramların sahibi ünlü fizikçi Einstein’ın iniş çıkışlarla dolu yaşamından ve dehaların da hata yapabileceğinden bahsediyor. Prof. Dr. Ali Sinan Sertöz yamuk bir meyve bahçesini beş eşit parçaya bölmekle başlayan ve
beşinci derece polinomlara kadar uzanan süreci anlatan yazısıyla matematik yolculuğuna devam ediyor. Enis Yazıcı yazısında evreni eğip büken, maddeyi şekillendiren ve tüm hareket yasalarını belirleyen kütlenin gizemini ele alıyor. Börteçin Ege ise yapay zekânın geleceği olarak görülen IBM Watson’ın gerçekten bir süper bilgisayar olup olmadığını sorguluyor. Zeynep Bilgici’nin “35 Yenilikçi” listesinde
yer alan başarılı Türk gençlerini, Mahir Ocak’ın kopyalanmak isteyen bencil ribozomu, Elanur Yılmaz’ın bilime hizmet eden
zebra balıklarını konu alan yazılarını da zevkle okuyacağınıza eminiz.