Öncelikle belirtmek isterim ki , kitap aslında bir çocuğun kaleminden , onun konuşma tarzında yazılmış hepimize ders niteliğinde bir kitap. Çok tatlı ve mizahi bir anlatımla yazılmış.Süslü, edebi cümleler yok ama bolca samimiyet var. Zaten çocuklar da doğal , içten, samimi değil midir? İçlerinde kötülük yoktur. Şermin Yaşar'dan okuduğum ilk kitap , kendi çocukluğunu anlatmış . Ne de güzel anlatmış. Keşke daha önce okusaydım. Çocukken hepimize "Büyüyünce ne olacaksın ?" diye sorulmuştur mutlaka . Hepimiz bilip bilmeden, o an neye özendiysek bir cevap verirdik. Ama hepimiz cidden bir düşünürdük "Sahi ben ne olacağım?" sanki bu soruya illa net bir cevap vermem gerekiyor , hayatımı da şimdiden ona göre şekillendirmem gerekiyormuş gibi! Bu küçük kız da artık bir karar almak zorunda hissediyor ve yapabileceği işleri mantık süzgecinden geçirerek dedesi gibi "Bakkalcı" olmaya karar veriyor ve onun yanında çırak olarak çalışmaya başlıyor. Ticari zekası çok yüksek olduğu için yeri geliyor müşterilere indirim veya zam yapıyor, çocuklara daha çok içecek satmak için vişneli sodayı buluyor , daha çok çekirdek satmak için külahlara önceden çekirdek dolduruyor , çocukların elindeki kandilliklerini toplayıp Afrikalı çocuklara yardım göndereceğim diyor vs. bir sürü konuda girişim yapıyor . Tek bir amacı var bakkalı daha da büyütüp ikinci katı çıkmak:) Ama her seferinde yetişkinlerin sınırlamalarıyla karşı karşıya geldi . Tüm planları yetişkinler yüzünden suya düştü. Ama o hiç vazgeçmedi , okuyup adam olmaya karar verdi ve harika bir yazar oldu. Kitabı okurken şimdi ne yapacak acaba diye merakla okudum . Çocuklar gözünden yetişkinler daha iyi anlatılamazdı. Hepiniz kendi çocukluğunuzdan bir şeyler bulacaksınız bence .Hepinize iyi okumalar dilerim . Kesinlikle tavsiye ediyorum.