Koskoca bir çöplüğün yani başına kurulan bir gecekondu mahallesinin kuruluş öyküsü... kendi varoluşlarını ortaya koyarken kendi inançlarını ve kendi yaşam biçimlerini nasıl sekillendirdiklerine şahit oluyoruz. Bu anlamda romanın bir kahramanı yok, aslında tek bir kahramanı yok; baş karakter Çiçektepe'nin kendisi. Aslında roman demek de ne kadar dogru olur, tartisilir. Her bir bölümde bu gecekondu kentinin yeni bir karakteri ile tanışıyor ve onun hikayesini okuyoruz. Kitabın sonuna kadar bahsi geçen ancak iki belki üç karakter var. Destansı bir dil ile bir kuruluş öyküsü anlatırken toplumsal yaraları da yer yer es geçmiyor yazar. Kişiden ziyade bir toplumun, kahramanı olduğu kitap, okunası.