Şu sıralar özellikle Cumhuriyet Dönemini anlatan olaylar oldukça ilgimi çekiyor. Güzel bir doğumgünü hediyesi olan Azra Kohen’in “Gör Beni” kitabına bu yüzden büyük bi iştahla başladım. 1930lu yıllarda İstanbul’da geçen kitap, dili ‘o dönemki türkçeye yakın mıdır’ diye düşündürdü. Daha sonra çok akıcı ve anlaşılır olduğunu görünce sayfalar hızla akıp geçti. Kitabın içeriğine gelecek olursak; saltanat ve hilafet yanlıları ile cumhuriyet yanlıları arasında geçen hikayeyi anlatıyor. Kitap Osmanlı eski sadrazamının oğlu Selim’in Mustafa Kemal’den o adam diye bahsetmesi ve devamında cumhuriyet rejimini ve inkılaplarını yermesi ile başlıyor. Bu yüzden biraz rahatsız oldum. Ama daha sonra Osmanlı saltanatının ne kadar eşitliğe aykırı ve cumhuriyet rejimi ile inkılapların aslında ne kadar gerekli olduğu ile devam edince kitap istediğim kıvama geldi. Azra Kohen bu iki farklı görüşte taraf tutmadığını ve daha geniş pencereden bu tartışmalara bakarak önemli olanın farklılıklarımızla birleşmemiz olduğunu ve ben değil biz olmamız gerektiğini röportajlarında savunuyor. Kitapta tarih sahnesinde yer almış çok fazla tanıdık isim de var. Bunlardan birkaçı Mahmut Esad Bozkurt, Şehit Öğretmen Kubilay, Lloyd George, Picot, Arabistanlı Lawrence, Şerif Hüseyin gibi farklı bir sürü kişi yer alıyor. Ve tekke ve zaviyelerin kapatılmasının ardından şeyhlerin, hocaların cumhuriyet rejimine karşı çıkardıkları -tarihte yer etmiş- Menemen İsyanı’nın alt yapısını nasıl oluşturduklarına, kimler tarafından desteklenip manipüle edildiklerine kadar tüm çıplaklığı ile sunuyor. Güçlü devletlerin özkaynakları fazla olduğu için güçsüz devletleri nasıl ve ne şekilde sömürdüklerine, kültürlerini nasıl yok ettiklerine kadar geniş bir bilgi sunuyor. Çok fazla tarihi olaylara değindiği için dipnotlarını da eksik etmemiş yazar. Dipnotlarda bahsettiği konularla ilgili kitap önerilerinde de bulunmuş. Bu yüzden sürekli not olma gereği duyuyorsunuz. Kitaptaki hikaye akıp giderken bir yanda da insanlık tarihine ve dinler tarihine değiniyor. Enioc’un Kitabından, Sümer tabletlerine kadar insanı şok edecek bilgiler veriyor. Özellikle Tevrat ve İncil’deki anlatılan olayların Sümer tabletlerinde anlatılanlara oldukça benzemesi beni en şaşırtan bölümlerden biri oldu. Kitapta çok çok fazla bilgi var ve sindirerek okumak en mantıklısı sanırım. Kitapta bir de aşk hikayesi var; Ülkü ile Selim ve İlmiye ile Orhan arasında. O bölümleri okurken hızlı hızlı geçmek istedim. Bazı cümleler birbirini tekrar ediyordu ve bence o kadar uzun olmasına gerek yoktu. Kitap hakkında konuşacak o kadar şey var ki aslında bu iletiye sığmaz. Bu yüzden kesinlikle ve kesinlikle tavsiye ederim. Bana çok şey kattığını düşünüyorum. Umarım sizde aynı tat ile okursunuz.

Gör BeniAkilah Azra Kohen · Everest Yayınları · 202016,8bin okunma

·

9 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Meltem Aydoğan Akkavak