Necati Mert üstadın pek övdüğü ve bazı yönlerden #saitfaikabasıyanık 'tan bile üstün tuttuğu #tarıkbuğra 'nın tüm hikayelerinin yer aldığı, piyasada bulunmayan bu kitabını Kadıköy #akmarpasajı 'nda görünce hemen alıp okudum.
Tarık buğra 'nın natüralist - realist ve hüznü öne çıkaran olay değil 'atmosfer hikayecisi' bir yazar olduğunu hemen tüm hikayelerinde hissediyorsunuz. 50'li yıllardaki hikâyelerinden Martı, #bitmemişsenfoni ve #087956nınsıfırı 'nı beğendim.
Fakat nasıl söyleyim; fazla gerçekçilik romandan iki tık zor olan hikayelere iyi gelmiyor doğrusu. Yazar kimi yerlerde geniş zaman kalıbıyla mistizmi denemiş olsa da tutmamış. Evet, son yıllarında bir dergide beraber yazarlarken #tarıkbuğra ya #saitfaikabasıyanık tan daha çok ücret ödenmiş olabilir yazılarına ama hikâyecilikte kesinlikle aynı sınıfta değiller. İyisi mi gelin, hikayelerde #saitfaikabasıyanık 'ı bir tarafa #tarıkbuğra yı da #küçükağa , #firavununimanı gibi romanlarıyla diğer tarafa koyalım: Belki terazi eşitlenir...