#Cemil Meriç, okuduğum okumaktan en çok zevk aldığım yazarlardan. Üslubunu,dilini, düşüncelerini ve gerçekliğini nasıl anlatsam bilemiyorum. Hani şu parça bütün meselesi var ya tam olarak Cemil Meriç'in yaptığı bu. Amacı bütüne ulaşmak fakat asla bütünü oluşturan parçalardan kopmaz. #Umrandan Uygarlığa eserini üniversite birinci sınıfta çok sevdiğim bir hocamızın tavsiyesi üzerine alıp okumuştum sınavda da yardımcı olacağını söylemişti. Ee tabi #sosyoloji öğrencisine başka yazar tavsiye edilir mi hiç Cemil Meriç dururken? Gün geldi daha toy bir öğrenci bakışıyla okuduğum kitabı 25 yaşın son günlerinde okumanın iyi olacağını düşünüp daha detaylı okuma fırsatım varken değerlendirmeliyim deyip aldım elime. İlk okumadan çok farklı oldu. Çünkü daha donanımlı ve hayata Cemil Meriç gözüyle bakmaya başlamıştım. Umrandan Uygarlığa, Cemil Meriç'in "Yunan Mucizesi” başlığını verdiği ilk makalesinde Avrupa’nın bizi nasıl tanımladığını, aslında ne kadar kör kelimelerle anlatıldığına değiniyor. Küçük bir alıntı ile aktarmak istiyorum düşüncelerini; “Bütün Kur’anları yaksak, bütün camileri yıksak, Avrupalının gözünde Osmanlıyız. Osmanlı, yani İslam. Karanlık, tehlikeli, düşman bir yığın..! Zavallı Türk aydını… Batılı dostları alınmasınlar diye hazinelerini gizlemeye çalışır. Sonra unutur hazineleri olduğu. Düşmanın putlarını takdis eder, hayranlıklarını benimser." Meriç bu tespitiyle aslında ne durumda olduğumuzu da anlatıyor. İlerleyen sayfalarda ve makaleleri ile bu tespitlerine çözümlerde sunuyor. Meriç, değişme asla karşı değil fakat değişimin ve uygarlığın kendi fikirlerimizle, ileri görüşlü bilginlerimizle olması gerektiğine ve aslında Avrupa hayranlığının Avrupa'lıdan saklanmış olan bilgi hazinemizin farkında olmadığımızdan kaynaklandını vurguluyor. Meriç bir hazinedir bir dünyadır. Okumadan asla ama asla dünyadan göç etmeyin.

Umrandan UygarlığaCemil Meriç · İletişim Yayınları · 20111,717 okunma

·

163 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayaklı Kütüphanee