Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

136 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
"Kadersizlik" adlı romanıyla 2002 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü alan Macar asıllı yazarın yazdığı iç hesaplaşmalarından oluşan "Doğmayacak Çocuk İçin Dua" isimli kitabı sürükleyici olmamasına rağmen bolca altını çizmek isteyeceğiniz satırlardan oluşuyor. 130 sayfalık kısa bir kitap olmasına rağmen kolay okunaklı değil. Başı sonu belli olmayan ve ara sözlerle perçinlenmiş uzun, girift cümlelerden oluşuyor. Doğmayacak çocuğun, hiç olmayacak babası B. kısaltmasıyla karşımıza çıkıyor. Kitaptan tat almak isteyenlerin öncelikle Imre Kertesz'in yaşamı hakkında biraz da olsa bilgi sahibi olması gerekiyor. Imre Kertesz, Yahudi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş. Yahudi olması onun hayatı boyunca sırtında taşıdığı bir yük, ayağına bağlı bir pranga olmuş adeta. Daha 14-15 yaşlarındayken de o meşhur toplama kampına gönderilmiş: Auschwitz Toplama Kampı. Nazi Almanyası'nın II. Dünya Savaşı sırasında kurduğu en büyük toplanma kampı kısacası. Eşcinsellerin, engellilerin, Romanların, yahudilerin sistematik bir şekilde katledildiği, imha edildiği en büyük toplama kampı diğer adıyla. Burada 1.1 milyon insanın (Min. 1 milyonunun Yahudi olduğu tahmin ediliyor.) katledildiği biliniyor. Yazar Kertesz daha sonra başka bir kampa da gönderilmiş. Ve buralarda yaşadığı tüm acı deneyimler eserlerine de bizzat yansımış. Kitabımızın yazarının nasıl bir dünyaya doğduğunu belki böyle daha iyi anlayabiliriz. Doğmayacak Çocuk İçin Dua isimli kitabında Auschwitz Toplama Kampından da sıkça bahsediyor. Bunun sadece adının yettiği bile oluyor acı çekmek için yaşamında. Kısacası Auschwitz Toplama Kampı yazarın adeta laneti. Bu kadarla kalmıyor, serbest bırakılıp Macaristan'a döndüğünde de bütün ailesini ölmüş buluyor. Çeşitli işlerde çalışıyor, özellikle çevirmenliği ön planda. Nobel Edebiyat Ödülü yanında çeşitli ödüllere de layık görülen yazarın kitaplarında "yahudi soykırımı" en çok işlenen konu. Hayatı böylesine zorluklar içinde ve acıyla geçmiş bir adam haklı olarak dünyaya bir çocuk getirmek istemiyor. Hatta buna hakkı olmadığını düşünüyor. Dünyadan umudunu kesmiştir, çocuk yapıp ona kendisinin yaşadığı gibi bir hayat sunmak fikrinden nefret ediyor. Kitap boyunca B. karakterini neden dünyaya çocuk getirmeyeceğini dinliyoruz. Bunu karısına açıklamasını, bunu kendisine açıklamasını, iç sesini, yaşadıklarını, o bir çocukken hissettiklerini ve artık hissedemediklerini okuyoruz. Yahudi soykırımının üzerinde çok büyük bir etkisi var. Yaşadığı yıllara dair anıları da okuyoruz yer yer. Çocuğu "Cinsel bir yük" olarak gördüğünü de belirtiyor. Anneliğin, babalığın kutsandığı şu günlerde benim için farklı bir pencere açan bir kitap oldu. Doğurmak, üremek, çocuk sahibi olmanın bir zorunluluk değil de bir tercih olabileceğini daha çok anlatmamız gerektiği hissiyatını oluşturdu ben de. Doğurmamış kadına "eksik, tamamlanmamış" gözüyle bakılan, erkeğin ise sadece baba olmasının yetmediği, erkek babası olması gerektiği düşüncesinin epeyce yaygın olduğu bir toplumda ışık almamış beyinlerin köhne engellerine böyle kitapları çarpmak lazım belki de ufacık da olsa bir delik açarız da belki içine ışık girmesini sağlayabiliriz diye. Ancak tüm bunların yanında da belirtmem gerekir ki santimantal ruh haliyle yazılmış kitaplardan hoşlanmayan okurların zevk alabileceği bir kitap değil. Yani zevk almak için, vakit geçirmek için, okumuş olmak için okunacak kitaplardan da değil. Gerçekten yazarı anlamak isteyebileceklerin bir parça zevke okuyabileceği bir kitap. Başta da belirttiğim gibi uzun cümleleri yorabilir ancak yine de okunması gereken kitaplardan biri olduğu kanaatindeyim.
Doğmayacak Çocuk İçin Dua
Doğmayacak Çocuk İçin DuaImre Kertesz · Can Yayınları · 201385 okunma
·
113 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.