"Zulüm, işkence, şiddet, tecavüz, ensest dramı yaşayan öksüz ve yetim bir kız çocuğunun yaşadığı acıların, korkuların yetişkinlik döneminde yaşamını nasıl derinden etkilediğini anlatan bir eser. Gerçek yaşanmış acılarla dolu olan bir hayat hikayesi..." "Herkes kendisi için en doğru kararı verir. Kimse kimsenin hayatıyla ilgili ne hükmetmeye ne de kararlar vermeye yetkilidir. Buna kimsenin hakkı yok. Hepimiz kendi özgür irademizle, kendi hayatımızla ilgili, kendi kararlarımızı verebilme özgürlüğüne sahibiz. Buna hiç kimse sahip olamaz, olmamalı" #Nurgülsönmez Bu eseri Cnr İstanbul fuarıdan aldığımdan beri kaç defa gözüme takıldı beni oku diye, kaç defa elime aldım belli değil... Açıkçası cesaret edemedim okumaya... Kendime hazır olup olmadığımı bile sordum kendime... Bu defa da elime aldım ve bıraktım, ancak yine çekti kendine. Daha fazla ertelemek istemedim ve okumaya başladım. Ateş çiçekleri ile süsleyip görsel çekmek istedim. Ahh Yasemin çocuk yaşta neler yaşamışsın. Seni okuduktan sonra ben hiç bir şey yaşamamışım diyorum... Senin yaşadıklarının yanında benimkiler bir hiçmiş... Allah'ım öksüz ve yetimlerin yardımcısı olsun, ana baba başta olmayınca... Allah'ım ana ve babamı başımdan eksik etmesin. @nurgulsonmezofficial okumaya devam... “Birçoğumuz bu toplumsal baskının kurbanıyız, kurbanı olduk. Hayatını pırıl pırıl, tertemiz yaşasan bile; ‘El ne der.’ Örneği bu toplumsal baskının eşiğinde sallanıp durdu. Başkalarının kararları, kendi özel hayatını yönlendiriyordu.” “GÜCÜ YETEN YETENE!” “Yarıda kalan bir mevzu, kapanmamış veya kabuk bağlamamış bir yara gibidir.” “Her zaman, her daim, her ne olursa olsun ve her ne durumda olursa olsun. Açık olmalıyız, net olmalıyız. Konuştuklarımız açık açık olmalı. Aksi takdirde istemeden başka insanları da net ve açık olmadığımızdan tehlikeye ve zarara sokabiliriz.” “İyi insanlar erken göç edermiş.” “Tüm yaşadığım bu haksızlık, bu zulüm, bu acımasızlık akrabam ve ailem tarafından oluşmuştu. Güven sarsılmış, tedirgin ve tepkiliydim. Korkularım vardı. Endişeliydim, hep acaba duyguları ile akraba ve aile bireylerine adım atmam olağanüstü bir korku gerçekleştirdi. Ailem ve akrabalarıma karşı sıcak bakmıyordum. Bana çok zarar vermişlerdi çünkü.” (Yasemin’in babası nasıl bir babaymış, kör cahil deme de dur şimdi… Allah’ıma şükürler olsun ki bana inanan ve güvenen bir ailem var. Üvey anasına ne demeli… İnsan düşmanına yapmaz bu kötülükleri… Ben ilkokulda iken bir kız arkadaşım vardı adı Cennet idi ve babalarımız da arkadaştı annelerimiz de görüşüyordu. Ortaokula geçtiğimizde yine aynı okulda okumaya başladık. Birinci sınıf bittiğinde yaz tatiline girdik. Cennet ve ailesi memleketi olan Konya’ya gideceklerdi. Bir tek babası kalmış Uzunköprü’de, Cennet, annesi ve kardeşi Aziz gitmeye karar vermiş. Amcası ile çıkmışlar yola onun ailesi ile birlikte kalabalık olduğu için Cennet ve kuzeni aracın bagajına oturmuş. Yolda çok kötü bir kaza olmuş gazetelere çıkmış ve babam gazeteyi bana gösterdiğinde kahroldum. Arkadaşım arkada olduğu için yaşıyormuş ancak komada uzun bir süre kalmıştı. Çok dualar ettim şükür iyileşti. Belli bir süre sonra babası evlendi ve bir kardeşi daha oldu ismini yine Aziz koymuşlar. Ancak Cennet’i okuldan almışlardı  O kadar çalışkan ve zeki bir öğrenciydi ki hep takdir alıyordu. Öğretmenlerin konuşmasına rağmen göndermediler. Duyduk ki üvey anne evde şiddet uyguluyormuş babası yokken. Morlukları da görünce babası, üvey anne de Aziz ısırdı, Aziz yaptı diye geçiştiriyormuş. Komşuların anlatmasına inanmamış. Sonra bir gün işe diye çıkıp geri dönmüş ve kızına şiddet uyguladığını kendi gözleriyle görmüş  Ancak bulduğu çözüm de görücü usulü kızını küçük yaşta evlendirmek olmuş. Duyunca kahroldum ve yıllar geçmesine rağmen ulaşamadım kendisine  Eserde Zübeyde’nin Yasemin’e yardımları sayesinde biraz rahatladı ancak kaderinden öteye kaçamadı… Halasının evine güvenli diye gitmiş olmaları ve orada da başına gelenler korkunçtu. Okurken çok gerildim ve kahroldum… Kardeşinin öğretmeninin yardımları ve onun ailesinin destek olması, Filiz & Hikmet çifti ne kadar güzel yürekliymiş öyle. Bu arada hep birlikte tatile giderken bir şeylerin olacağını sezmiştim. Saray gibi bir evde tatil yapıp dönüş yolunda olanlar beni ağlattı… Mutluluklar neden kısa olur ki neden… Yasemin’in çocukluğunu yaşayamamış olması gerçekten çok üzücü ve başına gelen onca olaydan sonra ayakta durabilmesi, güçlü kalması, kardeşleri için mücadele etmesi kolay bir şey değil. Yüreğine ve eline sağlık güzelim, İkinci kitap olan *Yasemin’in intikamı* isimli eserini okumaya başlayacağım. Bakalım Yasemin bizler ile neler paylaşacak.)

Yasemin’in SavaşıNurgül Sönmez · Uğur Tuna Yayınları · 201829 okunma

·

88 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nursemin Doğan