Kafka, Zweig, Canetti, Böll, Goethe, Musil v.s...
Hayatını bu isimlerin kitaplarını çevirerek, gece gündüz onların dünyasında yatıp kalkarak geçiren birisinin böylesine derin bir dünyadan beslenerek bir eser ortaya koyması, her şeyi bir tarafa bıraksak bile başlı başına merak uyandırıcı...
Gerçi bir başka ünlü çevirmen Tahsin Yücel’in kendi kitabını okumaya kalktığımda 50 sayfa zor dayanmış ve yarıda bırakmıştım kitabı. Gerçekten felaketti ve bana ünlü çevirmenlerin kendi kitapları konusunda hiç iyi bir referans olmadı.
Ancak incelemeniz o kadar pozitif ki, yaydığı enerjiden nasiplenmek istiyor insan:) Genellemelerin ne kadar zararlı olduğunu hatırlattı bir yandan da...
Ayrıca Neşe hanım, bu kitabın incelemesine özel mi bilmiyorum ama ne kadar yumuşak bir kaleminiz var. Rahatlatıcı... Cümleleriniz köşesiz, akıcı... Yazı karakterleri konusunda yılların getirmiş olduğu bir algıda seçiciliğim vardır kendi çapımda... Sizinle de paylaşmak istedim...
Ellerinize sağlık... Sevgiler...