Osmanlı posta hizmeti oldukça iyi düzenlenmişti, ama çok yavaş işliyordu ve uzak cephelerdeki askerlere ve çok nadiren mektup gönderebiliyor ya da alabiliyorlardı; bunun tek istisnası İstanbul'a yalnızca 250 kilometre uzaktaki Çanakkale cephesi idi. Bunun yerine köylerinden ya da memleketlerinden yaşlılar savaş alanındaki askerleri ziyarete geliyorlardı. Yola çıkmadan önce ailelerin mektuplarını topladıktan sonra askerlerin toplandığı alayın bulunduğu yere doğru yola koyuluyorlardı. Bu tür yolculuklar aylar sürebiliyor ve askerlere mektuplar verildikten sonra yaşlılar yeniden evlerine dönüyorlardı.