Gönderi

Şu dakika senin ne yaptığını merak ediyorum. Arayabilirim. Soluğundan anlayabilirim günün üzerine sinen bulutunu, onun yorgunluğunu ve rengini. Ancak eski zaman fotoğrafıyım biliyorsun. Hangi dönemde olursa olsun, bir öncekinin özlemiyim. Konuşmaya başladığım anda gözlerimin önüne aramızdaki yolun taşları birer birer serilecek, hissediyorum. Oysa, dile dökülmemiş kelimeler, kör bir insanın kavrayışıyla çakıltaşına dokunması ya da parlak güneş ışığının tenine değmesi kadar gerçek, henüz tüketilmemiş.
·
14 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.