Gönderi

207 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
‘’Sahip olma duygusu ruha yüktür, ’’ Hasan Ali Toptaş’ın kalemini bir an önce bendini aşmak isteyen bir çağlayana benzetirim…Sabırsızca akan, aktıkça coşan, coştukça büyüyen bir çağlayan gibi….O kadar çok şeyler anlatmak ister ki, cümlelerin içinde cümleleri saklamış gibi gelir bana…Öyle okumak için okunmaz kitap… Dikkat ister, özen ister...derinlemesine düşünerek okunmak ister...özenle okunduğunda ise bıkmadan her cümle üzerinde saatlerce düşünebilme zevkini yaşatır... Kitabın kahramanı Bedran'dır. Bedran bazen geçmişte bazen anda yaşar, mekandan mekana geçiş yapıp geçmişle an arasında sıkışıp kalmıştır... hayatın da iz bırakan olayların tekrarını yaşar sürekli… kalabalığın içinde yalnızdır. Baba baskısı altında büyüdüğü içinde ezilmiş bir karakterdir. Toplumun dayattığı kurallara göre yaşadığı için özgür hissetmez kendini. Geçmişte takılı kalıp anı yaşamamak, toplumca kendine dayatılan yaşamı yaşamak zorunda olmak onu hep mutsuz kılar…Toplumun parçası olurken kendi gibi yaşamak ister, yaşayamaz, benlik arayışındadır, karamsardır… Onunla birlikte; çaresizliği, yalnızlığı, ezilmişliği yaşarsınız, yer yer geçmişinize yolculuk yaparsınız hikaye boyunca... Yazar bireyin tutkulardaki ısrarını, eşyalara olan düşkünlüğünü, sevgiyi bir silah olarak kullanma isteğini eleştirmiş. Fazla eşyanın, tutkulardaki ısrarın hayatımızdan götürdüklerine dikkat çekmiş. Kendine has bir hikaye örgüsü, efsane bir dili, ayrıntılı betimleriyle eşsizdir kitap….
Sonsuzluğa Nokta
Sonsuzluğa NoktaHasan Ali Toptaş · İletişim Yayınları · 20151,742 okunma
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.