Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Gönderi
Leif Vinland'ı Buluyor
Bu kitabı satın aldıktan sonra aslında konuya dair çok da bir şey bilmediğimin farkına vardım. Bunun sonucunda birkaç İngilizce e-kaynak daha edindim fakat onları okuma fırsatını henüz bulamadığım için bu incelemeyi yazarken konu hakkında okuduğum ilk ve tek kitabın ekteki kitap olduğunu aklınızın bir köşesinde bulundurmanızı istiyorum.
Amerika'nın Keşfi. Tarihin dönüm noktalarından biri. Kristof Kolomb 500 yıldan biraz daha uzun bir süre önce yeni ticaret yolları bulma amacıyla yola çıkmış, Amerika'yı bulmuş ama ayak bastığı yeri Hindistan sanmıştır. Dolayısıyla Kolomb'a Amerika'nın kaşifi denemez. Kime denir peki? Amerigo Vespucci’ye mi?
Vespucci de denizci bir kaşif olarak çıktığı yolda bulduğu kıtanın tahmin ettiğinin aksine Asya toprakları olmadığını fark edip gezi yazıları ve mektuplarında o topraklara ilk kez “Yeni Dünya” demiş. Vespucci’nin bu yazısının incelemesi yapıldıktan sonra bulunan toprağın yeni bir kıta olduğu sonucuna varılmış ve kıta Vespucci’nin adıyla anılmaya başlanmış.
Bilinen tarih böyle. Kolomb bulmuş ama anlamamış, Vespucci bulmuş ve Yeni Dünya demiş. Sonra Amerika olmuş. İspanyollar, Portekizliler, Fransızlar ve özellikle İngilizler... üşüşmüşler bu topraklara. Sonrası koloniler zaten, burayı anlatmayalım.
Ama bu kadar kesin sonuçlar sadece matematikte elde edilir; söz konusu tarih ise bir yerlerde elbette farklı bir ihtimal vardır. Amerika'nın keşfi üzerine birçok varsayım getirilmiştir; açıkçası her millet “Amerika’yı ilk biz bulduk!” demek için sıraya girmiş gibi görünüyor. İzlandalılar, Norveçliler, İspanyollar, hatta Amerika’nın Müslümanlar tarafından keşfedildiği bile söyleniyor. Bu çok farklı bir konu tabii, biz kitabımıza gelelim.
Öncelikle Saga kelimesini bi’ açıklayalım. #75862272 İskandinav mitolojisi ile ilgili olanlarınız varsa Snorri Sturluson adını duymuşlardır, Snorri, İzlandalı bir tarihçi olmakla birlikte mitolojiye dair ulaşabildiğimiz çoğu kaynağın da ilk derleyicisidir. Nesir Edda’nın yazarıdır. #47294868 Snorri, Eski Nordiklerin en bilinen Saga’sı Heimskringla'nın yazarı ve bazı kaynaklara göre Saga yani söylencelerin çıkış noktasıdır. Bunları anlatıyorum ki Sagaların güvenilir kaynaklar olduğunu ve Kuzeyliler arasında çok yaygın olduğunu bilelim.
Vinland ne demektir öyleyse? #75862398 Onu da kitabın başında kesinleştiriyoruz. Kızıl Eirik’in oğlu Leif, Kolomb doğmadan neredeyse 500 yıl önce yelken açıp Amerika'yı bulmuştur. Kitabın tek cümlelik özeti bu şekildedir ama bunun da biraz incelenmesi gerekir. Çünkü Eirik oğlu Leif’ten önce Bjarni gemi yolculuğunda Amerika'yı görmüş ama keşfetme fırsatı bulamadan dönmek zorunda kalmıştır. Bjarni, Herjolf Bardarson ve Thorgerd’in tek oğludur. Babası Herjolf, Eirik’le birlikte Grönland’a göçtüğü için Bjarni de İzlanda’dan Grönland’a yelken açmak istemektedir. Tayfasıyla anlaştıktan sonra yolculuklarına başlarlar. Ama Kuzey’den çok şiddetli rüzgar esiyordur ve sis vardır; günlerce ne yöne gittiklerini bilmeden yol alırlar. Grönland’a ulaşmadan önce 3 farklı kara parçası görünmüş gözlerine, her seferinde tayfadan biri Bjarni’ye “Burası Grönland mı?” diye sormuş, ve Bjarni her seferinde “Hayır, daha gelmedik.” demiş. Buldukları dördüncü kara parçasıysa Grönland’mış ve oraya yerleşmişler. Bjarni hakkında bilmek isteyeceklerimiz bunlardan ibaret, Grönland’ı bulayım derken Amerikayı gören bir denizci kendisi. Sonrasında Leif Eiriksson’a gemisini satıp daha büyük hayırlara vesile olmuş ama adını şu anlık unutsak da olur.
Eirik’ten bahsedelim. Babası gibi kendisi de kavgacı dövüşçü bir suçlu olduğu için birçok kez sürgüne gönderilen Eirik, “artık yeter” diyerek yaşayabileceği bir yer arayışına girmiş. Gemisiyle gide gide Grönland’ı bulmuş ve oraya taşınmış. Hatta Grönland’a bu ismi (Greenland) o vermiş; düşünmüş ki böyle çekici bir ismi olursa insanlar oraya daha çok gelmek isteyecektir.
Sonra evlenmiş ve 2 çocuğu olmuş. Biri asıl kaşifimiz Leif. Yukarıda bahsettiğimiz gibi Bjarni’den gemisini satın alıp tayfasıyla birlikte yola çıkmış. Bu kitapta ilk versiyonda Eirik’in bu yolculuğa katılmadığı söylenirken araştırdığım birkaç site Eirik’in de yolculuğa katıldığını hatta Amerikayı gördüğünü de söylüyor. Bu konuda biraz daha araştırma yaptıktan sonra incelemeyi güncelleyebilirim.
Leif Amerika’yı bulduğunda ilk ne yapmış bilmek ister misiniz? Yaprakların üstündeki çiyi avucuyla alıp yüzüne sürmüş. Bir İzlandalının en büyük hayali bu mu, yani? Kışı orada geçirmeye karar verip barakalarını kurmuşlar. Göldeki som balıklarını görünce akılları başlarından çıkmış adeta, hava da öyle yumuşakmış ki ne don oluyormuş ne de otlar kuruyormuş. Gece-gündüz uzunluklarına bile şaşırmışlar. Anlayacağınız Amerika’nın keşfi böyle olmuş, Saga’nın devamında Grönland’a dönüş macerası ve Leif’in kardeşi Thorvald’le birlikte tekrar Vinland’a gelişini ve burada karşılaştıkları şeyleri okuyoruz, okumak isteyen olursa diye buraları anlatmıyorum.
Vinland’a adının verilişinden de bahsedip bitirelim. Leif’in Vinland’a ilk seferinde tayfasına dahil ettiği Tyrkir adındaki Güneyli (galiba Alman/Avusturyalı) bir sabah barakasında bulunamayınca ortalık karışır. Bir süre ormanda onu ararlar ve Tyrkir koşarak ve sevinçle bulur onları ve der ki “Nasıl bağlar, nasıl üzümler buldum... İnanamazsınız!” İnanmazlar da. Görmek isterler ve Tyrkir onları bağlara götürür. Bağları gören Leif der ki “Bu ülkenin adı Vinland olsun.” Der ve olur. Dönüş yolunda yedek teknelerini üzümle doldurmayı da ihmal etmezler tabii.
Kitabın içeriği bu şekilde. Düzyazı ile yazılmasına rağmen şiirsel bir dili var ve çeviri de bu şiirsel dili başarıyla yakalamış. Birkaç yazım hatası dışında herhangi bir sorun göremedim. Kaynaklar arası farklılıklar ise her efsanede ve mitolojide olan bir şey olduğu için göz ardı edilebilir. Meraklısı daha fazla araştırma yapabilir. Benden bu kadar, keyifli okumalar.
··
246 görüntüleme
tırnak içine alınan diyaloglar hayal ürünü değildir, kitapta geçen diyalogların yorumlanmış halidir. bilginize.
Wine-land denen yerin şimdi buzullarla kaplı olması da doğanın ironisidir. 10 yıla yakın zamandır okuduğum bir manga var. Adı doğrudan Vinland Saga ve 10. yy'da bu bahsedilen yerde geçiyor. O dönemde geçen Thorkell, Thors, Thorfinn, Leif gibi karakter var. Eğer işine yararsa uzun bir seri okumalısın. Hatta mangada ütopya kurmak isteyen baş karakter İstanbul tarafına geliyor. Yunanistan üstlerine sıcak denizlere inmeye çalışıyor. 
Vinland Saga, Vol. 1 ilk cilt bu.
bunun animesi de vardı sanırım? görmüştüm ama hiç bakma fırsatım olmadı, belki bi ara fırsat veririm. teşekkürler öneri için :)
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.