Gönderi

Bir zamanlar, simsiyah saçları omuzlarından aşağı dökülen, yeşil gözleriyle kendisine bakanları büyüleyen, gülleri, kitapları, rüzgar çanlarını çok seven bir kız varmış. Tilkiler ve baykuşlarla dolu bir evde, insanları imrendirecek kadar güzel giysiler içinde, masallardaki gibi bir hayat yaşarmış. Onu uzaktan tanıyanların gözünde, çok şanslı biriymiş. Oysa bu kızı yakından tanısalar, hiç de şanslı olmadığını, hatta dünyanın en mutsuz insanı seçilebileceğini hemen anlarlarmış. Ancak bu kızı gerçekten tanıyan hiç kimse yokmuş. Hiç kimse... Kız, sonsuz güzellikteki bir gül bahçesinde, yağmur sonrası yaprakları ışıldayan güller gibiymiş ama yapraklarında biriken yağmur damlaları değil, gözyaşlarıymış. Peri masallarındaki kahramanlara benzeyen bu kız, güzelliğini, iyiliğini, masumiyetini her gün biraz daha kaybederek solup sararmış, kış vakti buz tutan güllere dönmüş ve hatıralarda öyle kalmış.
Sayfa 189Kitabı okudu
·
9 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.