Öncelikle Yordam edebiyata bu güzel eseri Türkçede tekrar dillendirdiği için teşekkürler.
Bu nadide eseri az önce bitirdim.Sanırım son yıllarda okuduğum en iyi romandır kendileri.Yazar seçtiği 1914-1918'de Alman taşrasında isimsiz bir kasabada isimsiz bir çocuğun gözünden savaşın yarattığı yükseliş,duraksayış ve çöküş psikolojisini çok güzel anlatmış..
Çok derinlemesine olmasa da pek çok karakterle karşılaşıyoruz: insanların savaş çıkaramayacak kadar geliştiklerini düşüneninden savaşa girildiyse kesinlikle kazanacaklarını öne sürenine; tanrının mutlaka yanlarında olacağına inananından savaşın insanları doğru yola, yani tanrıya döndürmek için gerekli olduğunu iddia edenine. tabi bu kadar isabetsiz düşünce sahibinin yanı sıra az da olsa sağduyulu ve mantıklı (ya da sosyalist diyelim biz onlara) insanın varlığını görmek hem biraz mutlu ediyor hem de azlığıyla üzüyor insanı.Gerçi savaştan önceki dönemde işçiler arasındaki bilinçlenme ve örgütlenme hali bir umut veriyor..
Yazıldığı dönemde yasaklanan yakılan bir şaheser. Savaş karşıtı bir yazarın kitabı. Dönemin iktidarının en sevmediği insan tipi. Buna rağmen bu şaheser korundu ve zamanı gelince yayınlandı.
Bu şaheserin bu kadar az okunmuş olması üzdü beni doğrusu. Gönül rahatlığıyla tavsiye ederim.Okuyun okutturun dostlar