Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Platon'un Mağara Alegorisi!!!
Platon’un ünlü mağara metaforunu hatırlayın. Yer altında bir mağara düşününüz. Çocukluklarından itibaren ayaklarından ve boyunlarından zincirlenmiş insanların yaşadığı bir mağara. Başları mağaranın duvarına dönüktür ve arkalarında bir ateş yanmaktadır… Der ki Platon: Biz oradaki esirlerden birinin zincirlerini çözsek, sonra onu zorla (bu vurgu çok önemli) ayağa kaldırsak ve sonra zorla onu döndürsek. (Bu çevirme hareketi çok önemlidir. Eğitim işte budur.) Esir ışığa doğru bakmakta zorlanacaktır. Sonra onu mağaranın dışına doğru sürüklesek, itsek diyor. Burada dikkatten kaçmış bir taraf var. Bu mağara yer altında bir mağara. Bu yüzden bu mağaradan kurtulan kişi yukarı doğru çıkar. Platon’un da kullandığı ifade yukarı doğru çıkıştır. Dolayısıyla aydınlanmada hep bir yükseliş manası vardır. Arapça’da yükseliş için kullanılan ifade miraçtır. Yani Hz. Peygamber Miraç’ta göğe yükselir. Bu da bir çıkış bu da bir aydınlanmadır. Aydınlanma, karanlıktan çıkıştır. Kant’ın aydınlanma hakkında verdiği daha derin bir açıklama var. Aydınlanma der, önyargılardan, boş inançlardan ve batıl itikatlardan özgürleşmedir. Platon’un zindandan kurtardığı ve zorla, direne direne dışarı çıkardığı şahıs her aşamada direnç gösterir çünkü acı çeker. Bir sonraki sahnede zorla (dört kez “zorlayarak” kelimesini kullanır kitapta Platon. Zorladır çünkü aydınlatma despotik bir eylemdir çünkü bu bir eğitimdir.) Dışarı çıkınca önce güneşe bakamaz, mehtaba bakar ya da sudaki yansımalara bakar. En son güneşe bakar. Hakikati gördükten sonra artık gezelim burada derse Platon ona: “Hayır, sen kendi kendine aydınlanmadın. Biz senin aydınlanmanı sağladık. Şimdi sen tekrar mağaraya gireceksin ve oradaki diğer insanların senin gibi aydınlanmasını sağlayacaksın. Esir tekrar mağaraya girdiğinde gözleri kamaşacaktır. Bu sefer karanlıktan rahatsız olacaktır. Platon, “Peki bu esir buradaki yansılamaların masal olduğunu, asıl hakikatin dışarıda olduğunu söylerse bunların gölgeler olduğunu söylerse diğerleri onu öldürürler değil mi?” der. Tabii ki öldürler. Bütün yorumcular burada öldürülenin Sokrates olduğu hakkında ittifak etmişlerdir. Çünkü Sokrates halkı aydınlatmaya çalıştığı için halk tarafından öldürülmüştür. Bu eğitme meselesinde halk hakikati duymak istemeyecektir. Buna şiddetle tepki verecektir. Halk çocukluğundan beri öğrendiği ve inandığı ethos ve mitosların gerçek olmadığını öğrenmesi onun duygusal olarak parçalanmasına sebep olacaktır.
Dücane Cündioğlu
Dücane Cündioğlu
··
8 görüntüleme
HaJeRiKo okurunun profil resmi
Merak etmeyin yorum kaldırmak gibi kötü huylarım yoktur terbiye ve saygı çerçevesinde olduğu müddetçe:) Ayrıca bırakın da lütfen paylaşımlarda okuyan idrak eden kişiler kendi bakış açısıyla değerlendirip düşünsün araştırsın...Buna siz karar vermeyin isterseniz:)
HaJeRiKo okurunun profil resmi
Ontolojik yaklaşıma göre bazı olgular fizik olarak var olmadıkları halde kolektif algılama ile var sayılabilir... Sevgili Amar buradaki ince detayı görmek yerine inanç noktasında yaklaşıp tamamen red yoluna gidiyorsun...:)
HaJeRiKo okurunun profil resmi
Aydınlanma ve hakikatin daim olması dileğiyle rica ederim:)
Bu yorum görüntülenemiyor
HaJeRiKo okurunun profil resmi
Bir de kendi yorumum olmadığını hemencecik altta yazan Dücane Cundioglu nu görmeden sırf eleştireyim diye yazmanız bence hoş olmamış 😊
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.